Mustafa AYDIN

Ekonomide Neler Oluyor?

Toplum “algı operasyonları; sosyal medya sunumları, videolar ve haberlerle” yüksek döviz kurunun faydalarına ve böylelikle faizin düşeceğine inandırılmaya çalışılıyor.!

Yıllarca sürecek ama çözüm de olmayacak “sıkıntılara katlanın, başaracağız” diyerek toplum yine avutulmak isteniyor.

Faizden kurtulup enflasyonu indirmek harika bir söylem ama işte aması var.!!!

Çünkü döviz darboğazındayız, bunu açık ve net bir şekilde kabul edemediğimiz müddetçe yara gittikçe derinleşecek ve maalesef derinleşiyor.

Ekonomide yeni bir döneme giriyoruz, “yüksek kur, düşük ithalat” ve içeride dediklerinin aksine kaçınılmaz olan “yüksek faiz ve yüksek enflasyon.!!”

Enflasyon dedik, Resesyon dedik, Stagflasyon dedik, Moratoryum aklımıza bile gelmez inşallah.!

Sil baştan 90 lı yıllar.!!

Yüksek kur, yüksek girdi maliyeti demektir. Yüksek girdi maaliyeti ise, üretim maliyetlerini arttırır ve piyasaya zam olarak yansır bu enflasyon degil mi??

Banka kredileri olmadan imalat sanayii ve tüketimin (otomobil, ev ve ihtiyaç alımı) çarkları dönmüyor, ucuz kredim var gel diyemiyorsun çünkü bankalar yurt dışında ki bankalardan sendikasyon kredisi adı altında döviz alıp yurt içinde bozdurarak içerideki imalatçı ve tüketicilere kredi veriyor. Kur yüksek olursa bu durumda faiz ne olur?? Bu kur maliyeti piyasaya ve faize de zam olarak yansımak zorundadır peki bu enflasyon değil mi?

Faizi geçen yıl olduğu gibi emir komuta ile düşük tuttuğunda, tasarruf sahipleri ki bunların büyük kısmı “sizin gibi düşünenler” dövize yöneliyor, ithalat için de dövize ihtiyaç var ve büyük yatırımcılar da kaygı verici bir durum olduğunda döviz talep ediyor, bankalar borç geri ödeme tarihleri geldiğinde maliyetine bakmadan doviz toplayıp tekrar yurt dışı bankalara transfer ediyor.!! Bunu karşılayacak dövizin var mı?? Bu finansman maliyeti artışları enflasyona yansımayacak mı??

Yoksa hala IMF’ye 5 milyar dolar borç verdik, hamdolsun Merkezi bankasında 130 milyar Dolar rezervimiz var hikayelerine mi inanacağız.!

Artık TL. İle ithalat ve ihracat yapacak anlaşmalar yaptık dediniz. Oldu mu, olabildi mi peki??

Yurt içindeki bütün yap işlet devret modeli yaptığımız havaalanı, yol, tünel ve köprüler dövize endeksli ve müşteri garantili. Yani kur farkı olursa geçiş ücretleri de zamlı olacak ki sürekli öyle oluyor. Eksik müşteri ödemeleri de tabii döviz ödemeli olarak tamamlanacak. Sonuç enflasyon değil mi??

Akaryakıt, elektrik ve doğalgaz tamamen dövize bağlı ve çok büyük bir kısmı da ithal. Peki kur yüksek olursa ki olmadan bile zam yapıyorsun bu enflasyon değil mi??

Akaryakıt, elektrik ve doğalgaz kullanan imalat sanayi ve lojistik firmaları tüm bu maliyet artışlarını zam olarak yansıtmak zorunda ve anında en tepe değerden yansıtıyor, bu enflasyon değil mi??

Siz bu Aziz Milletin aklıyla dalga mı geçiyorsunuz. Yoksa kendiniz gibi ağzı açık dinlediğiniz her şeye inanmasını mı bekliyorsunuz??

Rahmetli Erbakan’ın deyimi ile Hadi ordan hadi ordan. 🙂

Tüm bunlara rağmen bir çözüm var mı??
Elbette var.!!