Turan Tuğlu
Babamı 40 yaşına yeni bastığı tarihte kaybetmiştik. Hücrelerimize kadar sinen ilk büyük acıyı, o zaman yaşamıştık.20 yaşına varmamıştım. Ailenin geçim yükü omuzlarıma yüklendi. Kısa yoldan hayata atılmam gerekiyordu. Gümüşhane’de açılan memuriyet sınavına girdim, kazandım. Kelkit Özel İdare Müdürlüğünde göreve başladım. Bu vesile ile Özel İdare Müdürü Süleyman Giriftin ağabeyiyle tanıştım.
Süleyman Giriftin, Şiran’ın tanınmış ailelerindendi.
Bir oğlu (Kılıçaslan ve iki kızı Fatma ve Ayşel) vardı. Özel İdare binası Müdürümüz Süleyman Giriftin’in evine yakındı. İki kız kardeş el ele tutar daireye gelirlerdi.
1958 yılının sonunda askerlik görevi için Özel İdare Müdürlüğündeki görevimden ayrıldım. Askerden dönüşümde Süleyman Giriftin Bey de, Kelkit’ten ayrılmış ve Gümüşhane Merkez İl çe Özel İdare Muhasebe Müdürlüğüne atanmıştı.
Yıllar sonra ben de Gümüşhane Merkez ilçeye geldim ve Süleyman Giriftin ağabeyi ile yine karşılaştık. İki eski dost olarak sık sık bir araya geliyorduk. Çocukların sayısı 5 olmuştu. Hatice ve Tahir’de eklenmişti.
Ne yazık ki, Süleyman Giriftin ağabeyi Gümüşhane’de yaşamını yitirdi ve vasiyeti üzerine Şiran’da toprağa verildi.
Süleyman Giriftin’i n eşi Nazmiye Hanım çocuklarını başına toplamış, onların hem anası hem de babası olmuştu.
İlk acıyı babalarının ölümüyle yaşayan Fatma Giriftin Ziraat Bankasına, Ayşe Giriftin Köy Hizmetlerine girmiş, Kılıçaslan Giriftin Mimar olmuş, mimar olarak Gümüşhane Merkez ilçede serbest çalışıyordu. Tahir Giriftin de, kendine bir uğraş alanı seçmişti.
Üç kız kardeş bu kez en büyük acıyı iki erkek kardeşlerinin elim bir Trafik kazasında kaybetmenin, hiç dinmeyen derin acılarını anneleriyle birlikte yaşadılar. Bu iki kardeşin zamansız ölümü, yalnız Giriftin ailesinde değil, Gümüşhane’de ve onları tanıyan Şiran ve Kelkit ilçesinde de büyük üzüntü yaratmıştı.
Emir büyük yerden gelmişti.
Şair ve ressam Bedri Rahmi’nin dediği gibi:
İki büyük acıyı ‘Bir baba, iki erkek kardeş) yaşayan üç kız kardeş, teselli için annelerine sarıldılar. Bu kez annelerine yel esmesin, gün çalmasın diye bir çabanın içine girdiler. Ama nereye kadar?
Her fani için, kaçınılmaz sonuç olan ölüm, Nazmiye Giriftin Anneye de 14 Ağustos 2023 Pazar günü öğle saatlerinde ulaştı. Nazmiye anne, genç yaşta, geriye unutulmaz acı bırakan iki oğlu ile Emirler mezarlığında yan yana geldi.
Hayat; acı-tatlı tüm etkinlikleriyle dev am ediyor. Ölenle ölünmüyor.
Ziraat Bankası Müdür Yardımcılığından emekli olan Fatma Giriftin, Özel İdare Genel Sekreterliğinden emekli olan Ayşe Giriftin, küçük kardeşleri Hatice Giriftinle birlikte, Bir babanın iki erkek kardeşin ve bir annenin hatıralarıyla yaşamlarını sürdürecekler.
Kendilerine başsağlığı, büyük sabır, sağlıklı ömür diliyorum.
Ne diyordu Neyzen Tevfik:
“Istırabın sonu yok sanma bu Alem de geçer
Ömrü fani gibidir gün de geçer, dem de geçer
Gam karar eyleyemez handeyi hurrem de geçer
Devri Şadi de geçer gussayi matem de geçer
Gece gündüz yok olur, anı dem Âdem de geçer”
Diyordu.
En büyük ilaç, bütün yaraları iyi eden zamandır. Hele o zaman geçsin, acı da olsa tüm acıları gülümseyerek hatırlayacağız.