Pazar günü bir arkadaşımla Botanik’te oturuyoruz. Ekonomideki “olumlu gelişmelerden,” insansız savaş uçaklarından, Gabar’da ki petrolden ve dünya siyasetine nasıl yön verdiğimizden falan filan bahsediyor.
Haa o arada 7500 lira emekli maaşına yılbaşında ne kadar zam yapılır diye sormayı da ihmal etmiyor.!
Söylediklerinin hepsi abartılmış, çoğu yalan ve asparagas haberlerden ibaret.
Nereden biliyorsun diyorum?
“Devletin televizyonu” da dahil, havuz medyasındaki birkaç TV’den bahsediyor.
Koca televizyonlar yalan mı konuşuyor? diyor.
Evet, ekranlar kocaman oldu ama beyinler küçüldü diyorum, bozuluyor.
Bahsettiklerinin çoğunun gerçek olmadığını izah etmek için Hz Google’a bakarken tevafuk bu ya önüme bir haber düşüyor:
Kadının biri, uçaklarda türbülansı engelleyen çip ürettiği iddiasıyla 20 milyon liralık vurgun yapmış.
Çipe yaptıkları yatırımlarla kazanç sağlama vaadine inanan; aralarında doktor, pilot ve işadamlarının da olduğu çok sayıda kişi mağdur olmuş.
Kendini bilim kadını olarak tanıtan bu film kadını “Türbülansı önleyen çipi 780. denemede buldum. Yılmadan devam ettim. Pes etmeden, yılmadan, Einstein’ın yolundan giderek buldum.” demiş.
Havuz medyasından meşhur bir gazetenin haberine göre, uçakların havada türbülansa girmeden evvel durumun tespit edilip uçağın rotasının değiştirildiği ve türbülansa girmesinin önlendiğini söyleniyor.
Güzel konuşan havalı hatun, projeyi Türkiye ve dünyada çok sayıda şirkete pazarladığını ve 150 milyon dolar yatırım yapıldığını iddia ediyor.
Genç ve güzel filim kadınının pardon bilim kadınının bahsettiği paranın büyüklüğüne inanan mağdurlar, girişime para yatırmaya karar veriyorlar.
Kendisini fizik mühendisi olarak tanıtan bu hatun, Marmara Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak çalıştığını iddia ederek, geliştirdiği ve “CAFA CHIP” adını verdiği bir yazılımla uçakları türbülanstan koruyan çip yaptığını ballandıra ballandıra anlatmış.
Kendisine yatırım yapan kişilerin de yatırdıkları para üzerinden yüzde 30 kazanç sağladıklarını belirtip, insanların nasıl kazanç sağladığını gösteren hesap hareketlerini ağızlarına bir parmak bal çalarak sosyal medya hesabından sürekli paylaşmış.
Tâbii durum ortaya çıkınca hepsi mahkeme de soluğu alıyor.. Olay güncel ve tazeliğini koruyor..
Akletmeyen, sorgulamayan ve körü körüne biat eden bu kitlenin aklına, yahu hiç olmazsa üniversitenin sitesine girip bu kadın orada öğretim görevlisi mi değil mi diye araştırmak bile gelmiyor.
“Koca televizyonlar yalan konuşacak değil ya..!”
Son yıllarda ekonomik enflasyonla birlikte büyük bir ahmaklık enflasyonu da yaşıyoruz. Bu ahmaklar Türkiye’nin kaderini belirleme konusunda da çok etkin.